Sol Olmayan Alternatif ve Sentetik Hibrit Sol Nasıl Türedi? (SJW ve Woke Akımı)

Gerçekten son dönemlerde yeni yetme bir “solculuk” türevi zuhur etmiştir. Sevan Nişanyan’ın birçok görüşünü tasvip etmem hatta sevmem ama Sevan Nişanyan’ı patlattığını söyleyen Youtube video içerik üreticisi olan 49W’nin Sevan'ın aşırı sağ ve solculuk hakkında ne demek istediğini gerçekten anlamadığını düşünüyorum. Sol köken olarak seküler ve aydınlanmacı ideolojiye denir. Ortanın solu olan sosyal demokrasi de soldur. Sosyal demokrasinin sosyalizm olmaması onu sol olmaktan alıkoymuyor. Kaldı ki İskandinavya bölgesindeki sosyal demokrasinin hüküm sürdüğü ülkeler de soldur, Amerika’da demokratik sosyalizm politikası güden Bernie Sanders ile Lenin’in “dönek” dediği proleterya diktatörlüğü karşıtı Karl Kautsky de solcudur. Şimdi ise sözde sol olarak gözüken hayvan hakları, trans hakları, azınlık hakları, mülteci hakları, kadın hakları diyerek solun aydınlanmacı seküler davasından ve sosyalist ya da sosyal demokrat ekonomik programından uzaklaşma amacını güden tuhaf bir meşrep türedi. Tabi bu sol fraksiyonlar sosyalist devrimci şiddetten de öte kendilerini “Yeşil Sol” olarak barışçıl bir iklim aktivisti olarak deklare etmektedir. Bu fraksiyonlar George Soros’un finanse ettiği Greta Thunberg tarzı aktivist duyarlılığından başka bir eylemlilikten öteye gidemeyen bir solculuk türevini meydana getirmektedir. Bu sol türevini ise Netflix tarzı yayınlar sürekli olarak eşcinsel haklarıyla her diziye azınlık olan zencileri yamamaya çalışmak suretiyle toplum tarafından dışlanan şişmanları Olimpiyat gösterilerinde sökün ettirme gibi "woke" kavramını türetti. Bu gerçekten sol değil sadece bir meşrep kavgasıdır. Hatta öyle ki bu sol anlayış sırf azınlık diye ve sırf dışlanmasın diye utanmasalar Avrupa’daki mülteci gözüken IŞİD militanlarına bile sahip çıkacaklar. Kaldı ki Avrupa'nın kültürel ve demografik geleceğini tehdit eden potansiyel radikal İslamcı mültecileri bile savunuyorlar. Bu anlayış gerçekten sol değil, olsa olsa sağ olur. Çünkü mutlak anlamda meşrep ve mezhep davası güden her oluşum ve her alt kültür davası bir sağ oluşum adayıdır. İlginç olarak bu anlayış Türkiye’deki mülteci hayranı ve siyasal İslamcı merkez sağcılıkla bir analoji teşkil ediyor. Yani Sevan Nişanyan onlara sağ demekte haklı. SJW (Social Justice Warrior) tarzı solculuk solun sınıf mücadelesi ilkesinin hiçbir yerinde konuma sahip olmazken sürekli olarak azınlıkların ve ötelenen kimliklerin siyasetini gündeme taşır. Aslında bu ekonomik bir sınıfın mücadelesinin yerini almamaktadır. Kaldı ki Sovyet Devrimi döneminde bir feminist sosyalist olarak Aleksandra Kollontay komünist yoldaşları tarafından sınıf mücadelesinin önceliğini geri plana iterek sürekli feminizm ile cinsiyet hakları mücadelesini ön plana aldığına dair onu eleştirmişlerdi. Özellikle medyanın devamlı olarak en doğal bir tepki olan mülteci karşıtlığını bile "aşırı sağ" olarak etiketlemesi oldukça insafsızca bir yaklaşım. Sevan Nişanyan'ın bu etiketlemeye karşı olan haklı yorumu Türkiye'deki mülteci karşıtlığı içeren siyasi fraksiyonların haklılığına dair bir ifadeye dönüştürmesini de isterdim açıkçası. Kaldı ki yabancı ve mülteci karşıtlığı olan zenofobi salt anlamda bir ırkçılık da değildir; sadece sana ait olan demografik sosyal dokuyu, kimliği ve kültürü korumaktır. Mantıken her ırkçı elbette zenofobiktir, ama her zenofobik olan da ırkçı saikler barındırmaz. Mülteci karşıtlarına yapılan aynı "aşırı sağ" ve "ırkçı"  etiketlemesi Türkiye’de Zafer Partisi ve Ümit Özdağ'a yapılmaktadır.

Diğer yandan Bartu Bölükbaşı'nın dediği gibi Kürt siyasi hareketinin de kimlik "solculuğu" İsrail'e “Sizler soykırıma uğradınız, ortak yönümüz çok var.” derken, söz konusu Filistinilere yanaşmak olunca “Ortak yönümüz çok var. Bizler de İsrail'in size yaptığı gibi zulümlere uğradık. Türkiye de İsrail gibi soykırım ve tehcirle kurulan bir ülkedir.” deyip herkese mavi boncuk dağıtmaktadır. Yani Kürt siyasi hareketi solculuktan da öte ağır bir siyasi kimlik bunalımının ortasındadır. Yani Kürt siyasi hareketi ıssız adaya düşen uçağın adada mahsur kalan yolcusu gibi kurtarılmayı beklemektedir ve kendisi kurtulsun da kim kurtarırsa kurtarsın hiçbir önemi yoktur ve bu yüzden de siyasi pragmatizmin en dibini sıyırmış vaziyettedirler. Sol demek Sevan Nişanyan'ın belirttiği gibi Amerika'ya ve NATO'ya karşı olmak demekken bugün kendisinin sol olduğunu iddia eden Kürt siyasi hareketi bugün Amerika ve NATO'nun paramiliter karagücü görevini görmektedir. Bu ise Batı tarafından akredite edilen alternatif sentetik "solculuğa" uygun bir durumdur.

Özellikle İsmail Beşikçi ve Hikmet Kıvılcımlı gibi solcular Türkye'nin Türkiye'deki doğu coğrafyasında yaşayan Kürtlerin kimliğini inkâr edip asimilasyon uygulayarak adeta bir sömürgeye dönüşmüştür demektedirler. Tabi ki buna benzer eleştirileri bir Türk solcusu olan Sultan Galiyev Sovyetler’e de yapmıştı. Ancak şunu da hatırlatmakta fayda var ki Karl Marx Hindistan’daki İngiliz sömürgesine dair olan yazısında İngiliz kolonyalizminin Hindistan’da Hintlileri feodal bir sistemden kurtararak kapitalizme adım attırıp bir medeniyet götürdüğü imâsını yapmasıyla Edward Said buna “Avrupa merkezcilik” ve “Oryantalizm” yorumunda bulunmuştur. Kaldı ki Cumhuriyet Türkiyesi de başlarda Kürtlerin yaşadığı coğrafyada sanayi atılımı gerçekleştirip feodalite ile mücadele etmeye çalışarak Türklerde gerçekleştirdiği eğitim ve öğretimi Kürt vatandaşlarda da gerçekleştirmeyi istemiştir. Türkiye’nin ulus-devlet olma gerçeği bundan önceki Osmanlı kimliğinin diğer milletler tarafından kabul edilmeme travmasına dayanarak bir üst kimlik mecburiyetini ortaya çıkarmıştır. Bugün sol olduğunu öne süren fraksiyonların devamlı olarak sınıf bilincini ve sınıf mücadelesini geri plana iterek temcit pilavı gibi tek sorun olarak etnik kimlik siyasetini gütmesi onu kaostan beslenmeye çalışan bir akbabaya çevirmiştir. Du Bois de ırksal olarak bölünmüş bir toplumun durumu sınıf mücadelesini unutturarak bundan en çok ekonomik ve politik seçkinlerin faydalanacağını söylemektedir.

Yararlandığım Kaynaklar:

Edward Said – Oryantalizm, İrfan Yayınevi, 1998

Rasha Barrage – Bir Solukta Sosyoloji, Say Yayınları, 2024

Kathleen Sears - Sosyalizm 101, Say Yayınları, 2022

Alensadra Kollontay – Sovyet Kadını, Yordam Kitap, 2023

Merdan Yanardağ - Kadro Hareketi, Destek Yayınları, 2018

Sevan Nişanyan'ın ilgili videosu: 

Sevan Nişanyan'a eleştiri içeren 49W'nin videosu: